A. J. Finn’in romanından uyarlanan filmde, agorafobi hastası Anna Fox’ın (Amy Adams) hikâyesi anlatılıyor. New York’ta bir apartmanda yalnız yaşayan Anna, asla dışarı çıkmaz. Hastalığı dolayısıyla evden dışarı çıkmakta, kalabalığa karışmakta, sosyal aktivitelerde bulunmakta zorlanmaktadır. Tüm zamanını evde içip, film izleyerek ve komşularını röntgenleyerek geçirir. Anna’nın rutin, sakin yaşantısı evinin tam karşısına taşınan Russell ailesinden sonra alt üst olur. Anna, idealindeki aile olarak gördüğü Russell ailesini röntgenlemeye başlar ve bir gün hiç görmemesi gereken bir şey görür.